BAĞIŞ ÇEK ODS PARTİSİ KONGRESİ'NDE KONUŞTU
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Egemen Bağış, 06.12.2008 tarihinde Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'da yapılan, Yurttaş Demokratlar Partisi (ODS) 19. Kongresine katıldı.
ODS Genel Başkanı ve Başbakan Mirek Topolanek, Çek Cumhurbaşkanı Vaclav Klaus, Hırvatistan Başbakanı Ivo Sanader, İngiliz Shadow Minister (Conservative Party Başkanı) David Cameron, Shadow Minister for Europe Mark Francois, ve diğer Çek Protokolü'nün de katıldığı ve konuşma yaptığı kongrede Egemen Bağış bir de konuşma yaptı.
Bağış, konuşmasına, AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ODS'ye ve Çek Cumhuriyeti'ne selamlarını ileterek başladı.
Türkiye ve Çek Cumhuriyeti arasındaki ortak değerler ve karşılıklı güven temeline dayanan işbirliğinin daha da güçlendiğine işaret eden Bağış, şöyle konuştu:
'Bu güven nedeniyle kongrenize katılmış bulunmaktayım. AB Başkanlığınız döneminde, Çek Cumhuriyeti'nin AB'ye öncülük ederek çok iyi işler yapacağı konusunda tam bir güvene sahibiz.
Türkiye-Çek Cumhuriyeti ilişkilerinin daha fazla gelişmesi, ülkelerimizin bugün karşılaştığı meseleleri çözmesinde bir anahtar rolü taşımaktadır. Var olan bağlarımızı daha da güçlendirmek kuşkusuz karşılıklı olarak çok faydalı olacaktır.
Ekonomik, ticari ve politik alanlardaki ilişkilerimiz mükemmel bir seviyededir. Türkiye ve Çek Cumhuriyeti, NATO müttefiki ülkelerdir. Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyinde önümüzdeki iki sene boyunca görev alacak olması, gelecek dönemde ülkelerimiz arasındaki ilişkileri daha da güçlendirecektir.
Buna ilaveten, Çek Cumhuriyeti'nin Türkiye'nin AB üyeliği konusundaki süregelen desteklerini takdirle karşılamaktayız. 2009'un ilk yarısında AB Başkanlığını devralacak olan Çek Cumhuriyeti'nin bu desteğinin devamını beklemekteyiz.
Cumhurbaşkanı Klaus, Başbakan Topolanek, Çek Cumhuriyeti ve büyük ulusunuz ülkemin AB üyeliğini desteklemektedir çünkü biliyorlar ki Türkiye'nin AB müzakereleri dünyada 1,5 milyardan fazla Müslüman tarafından yakından takip edilmektedir. Türkiye'nin AB üyeliği, AB'nin bir Hristiyan Kulübü olmadığını, aksine demokrasi, insan hakları ve bireysel özgürlükler gibi değerlerin toplandığı bir birlik olduğunu ispat edecektir.'
Türkiye'nin 500 milyondan fazla tüketicinin bulunduğu Orta Doğu ve Kafkaslarda yeni pazarlara açılan bir geçiş kapısı olduğunu ifade eden Bağış, 'Türkiye farklı enerji kaynaklarını ve farklı dağıtım kanallarını güvence altına alan çok önemli bir ülkedir' dedi.
Güçlü savunma yetenekleriyle Türkiye'nin AB güvenliğini güçlendireceğini, genç ve dinamik iş gücüyle AB ekonomik refahına katkı sağlayacağını dile getiren AK Partili Bağış, şöyle devam etti:
'2007 itibarıyla 1,5 milyar dolar olan ticaret hacmimizin, bu yılın sonunda 2 milyar dolar olmasını beklemekteyiz. Buradan iki ülke girişimcilerini enerji, turizm ve inşaat alanlarında işbirliği yapmaya davet ediyoruz. CEZ ile Akenerji firmalarının yakın zamanda imzalamış olduğu ortaklık antlaşması, 2013 yılına kadar 3 milyar dolar yatırım ve 3000 megawatt elektrik üretimini hedeflemiştir. Türkiye, ülkelerimiz arasında olacak buna benzer ortak projelere destek vermeye devam edecektir.
Bölgesel sorun ve siyasi kriz risklerinin yaygın olduğu bu dönemde, ortak pozitif gündemimizin ve çeşitli konularda yakınlaşan konumumuzun korunması hiç olmadığı kadar büyük önem taşımaktadır.'
'Türkiye'nin ve demokrasisinin, değişken ve istikrarsız Orta Doğu'ya ışık tuttuğunu' ifade eden Bağış, Türkiye'nin bölgesindeki girişimlere Çek Cumhuriyeti'nin verdiği desteği takdir ettiğini söyledi. Bağış, sözlerini şöyle tamamladı:
'Orta Doğu'da barışı sağlama amacında Türkiye aktif bir biçimde uluslararası topluluğun çabalarına katkıda bulunmaya devam edecektir. BM Güvenlik Konseyi üyesi olan ve BM çatısı altında Medeniyetler İttifakı Projesine eş başkanlık yapan Türkiye, Afganistan ile Pakistan, İsrail ile Suriye, Rusya ile Gürcistan, İsrail ile Filistin, İran ile ABD, İsrail ile Pakistan, Hindistan ile Pakistan ve anlaşmazlığı bulunan diğer bütün ülkeler arasında arabuluculuk etmeye devam edecektir. Çünkü biz kültürümüze göre kendi evimizde çıkabilecek yangınları önlemek için komşu evlerdeki yangınlara son verme inancı taşımaktayız.
İnanıyoruz ki Türkiye ve üçüncü ülkelerle siyasi, stratejik ve ticari anlamda yapılacak olan Türk-Çek ortak girişimleri sadece ortak vizyonumuzu genişletmekle kalmayacak, aynı zamanda Türk-Çek ilişkilerinin geleceği için bir yatırım haline gelecektir.
21.Yüzyılın ilk on yılının sonuna yaklaştığımız bu dönemde, dünyanın bir değişim içinde olduğunu görmekteyiz. Bu geçiş döneminde, sadece kendisi için değil, daha geniş komşuluk ilişkileri düşünen bir Türkiye, dünyada daha iyi bir fark yaratma çabalarını sürdürecektir.
Bu bağlamda, Çek dostlarımızla aramızdaki işbirliğini ve ODS'nin katkılarını takdir etmekteyiz. Partilerimiz ve ülkelerimiz arasındaki ilişkilerimiz bu tarz karşılıklı çabalarla çok daha güçlü bir hale gelecektir. Temsil etmekle onur duyduğum Türk dostlarınız size iyi bir kongre dilemektedir.'