BAĞIŞ: "BAYKAL'IN YÜZÜ PEMBELEŞTİ AMA KIZARMADI"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Egemen Bağış, "Sayın Baykal, belgelerle sabit olan, Sayın Genel Sekreteri'nin telefon konuşmasına değinirken kendisinden beklenen özrü dilememiştir. Sayın Baykal'ın yüzünün pembeleştiğini gördük ama yine de kızarmadı" dedi.
Egemen Bağış, yaptığı açıklamada, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmayı değerlendirdi. Bağış, şunları kaydetti:
"Bugün, CHP'nin değişmez ve değişmesi teklif dahi edilemez Genel Başkanı Sayın Deniz Baykal'ın tüm Türkiye'nin kendisinden özür beklediği grup konuşmasını dinledik. Ancak ne yazık ki Sayın ana muhalefet lideri bugün de Türk halkını şaşırtmamış, yapılan yanlışı kabul etme erdemini gösterememiştir. Zira Sayın Baykal, belgelerle sabit olan, Sayın Genel Sekreteri'nin telefon konuşmasına değinirken kendisinden beklenen özrü dilememiştir. Sayın Baykal'ın yüzünün pembeleştiğini gördük ama yine de kızarmadı.
Sayın Baykal bizleri şaşırtan şeyler de söyledi. Batı Trakya'daki azınlığın sorunlarını dile getirdi. Bundan mutlu olduk. Yıllardır Türk siyasetinde olan, Başbakan Yardımcılığı yapmış birinin geç de olsa Batı Trakya'daki azınlığın sorunlarının olduğunu fark etmesi bizleri sevindirdi.
Ancak Baykal'a şunu hatırlatmak gerekir: Bugün Batı Trakya'yı ziyaret eden, oradaki Türklerin sokaklarda, pencere ve balkonlarda alkışlarla, gözyaşlarıyla karşıladığı, ilk Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'dır. Aynı şekilde burayı ziyaret eden ilk Türk Dışişleri Bakanı da AK Parti iktidarının Dışişleri Bakanıdır. Sayın Baykal da lütfedip Batı Trakya'yı ziyaret etse orada Türk azınlığın kendisini yalnız hissetmediğine, tıpkı Türk halkı gibi, AK Parti'yi, Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı, sorunlarının çözümü için umut olarak gördüğüne şahit olacaktır."
"MERİHLİ GİBİ DOLAŞACAKLAR"
CHP Genel Başkanı Baykal'ın, bugüne kadar Batı Trakya için bir şey yapmadığını kaydeden Bağış, memleketi Antalya için de AK Parti'nin bu ildeki hizmetlerini izlemekten başka bir şey yapmadığını ifade etti.
Bağış yaptığı açıklamada, CHP'nin yurt dışında büro açacağına yönelik haberleri de değerlendirdi. Egemen Bağış, şöyle konuştu:
"Medyadan öğrendiğimiz kadarıyla CHP yurt dışında büro açıyormuş. Şunu belirtmek isteriz: ABD ve AB başkentlerinin özgürlükçü havası CHP ofisine sert gelir, ters gelir, o hava CHP'yi çarpar. CHP, Washington ve Brüksel'de ne diyecek? 'Demokrasi dediğin şey ayak takımına uygun değildir...' diyecek. 'Türkiye'nin kendine mahsus şartları var. Hassasiyetlerimiz var' diyecek. 'Seçim sandığının sonucu önemli değildir' diyecek.
AK Parti'yi şikâyet edecek. Ne diye şikâyet edecek? 'AK Parti'de inananlar var, biz bunu reddediyoruz' diyecek. Bunu kime diyecek? Her gün 'Din ve Tanrı' kavramlarını 20 kez, 30 kez dile getiren Beyaz Saray'a, ABD Kongresine ve Avrupalı siyasilere diyecek. Din ve tanrı kavramıyla hiçbir meselesi olmayan Avrupalılar ve Amerikalılar arasında CHP'liler Merihli gibi dolaşacaklar. Dünyanın dört bir yanından ABD başkentinde ofis açan kuruluşlar vardır. Ama ülkesindeki özgürlükleri ortadan kaldırmak için, 'sadece bizim çocuklara mahsus idare' için ofis açmaya çalışan hiç görülmemişti. CHP işte bu işi yapmaya çalışacak ilk kuruluş olacaktır. CHP'nin Brüksel bürosu da ayrı bir komedi. CHP, gelen AB yetkilileriyle görüşmüyor, onlarla kavga ediyor. Brüksel'de ne yapacak? Brüksel'den yapılan açıklamaların adresi CHP oluyor. Açıklama zaten CHP'yi gelip buluyor. AB, CHP'yi uyarıyor, uyarı gelip CHP'yi Ankara'da buluyor. O yüzden Brüksel'e gitmesine hiç gerek yok. CHP nereye kaçarsa kaçsın, AB gelip kendisini buluyor.
Aslında Brüksel'de CHP ofisinin bulunmasının bir faydası da olabilir.
Belki demokratik Avrupa anlayışını yakından görürler ve öğrenirler. Brüksel'de ayrıca NATO da var. Belki NATO'dan da demokrasiye saygı konusunu öğrenir.
CHP kopya edecekse Amerika'nın ve Avrupa'nın iyi şeylerini kopya etse iyi olur. Çünkü ne Amerika'da ne de Avrupa'da demokrasiye inancını kaybetmiş siyasi parti olmaz.