İSTANBUL 2010
Beklenen oldu, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti olma yolunda jüri onayını aldı. Artık tek beklenen Kasım ayında Kültür Bakanlarından oluşan Bakanlar Konseyinin onayı. Uluslarası jüri'nin onayından geçen ülkeleri Konsey şimdiye kadar hiç geri çevirmemiş. Bu da demektir ki büyük bir siyasi oyunla karşı karşıya kalmazsak İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olması onaylanmıştır.
Ancak uluslararası seçici kurulun iki kıtayı birleştiren 27 yüzyıllık tarihi boyunca Roma, Bizans ve Osmanlı imparatorluklarına başkentlik yapmış, üç büyük semavi dinin merkezi olma işlevini üstlenmiş, dünyanın dört bir köşesinden gelen farklı milliyetlerden, farklı dini inançlara, farklı dillere sahip insanların barış içinde yaşadığı İstanbul'un bu unvana layık görülmesi, tam da medeniyetler arası uyumun, diyalogun önem kazandığı bu dönemde daha da önem kazanmaktadır.
Bu projenin en önemli yanlarından biri bunun ilk başlangıçtan tamamen sivil toplumdan gelen bir girişim olarak başlamış, İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Dışişleri Bakanlığı, Kültür-Turizm Bakanlığı ve Başbakanlığın daha sonra katılımı ile gelişmiş bir proje olmasıdır.
Türkiye'de belki de ilk kez merkezi hükümet, yerel yönetim ve sivil toplum kuruluşları hem birlikte eşit şartlarda işi omuzlayıp örnek bir ortak çalışma ile götürmüşlerdir.
İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür Başkenti ilan edilmesi, uluslararası düzeyde düzenlenecek kültürel ve sanatsal etkinliklerin yanı sıra, ülkemizin kültür ve turizm değerlerinin ve zengin bir kültür miras ve dokusuna sahip olan İstanbul'un tanıtılmasına, İstanbul'un kentsel dönüşümüne ve ülkemizin AB'ye katılım süreci çerçevesindeki çalışmalara da önemli katkıda bulunacaktır.
2010 yılında İstanbul'a çekebileceğimizi umduğumuz 10 milyon kadar turist ve bu etkinliklerin Avrupa basınından yaratacağı yankıların Türkiye'nin AB üyesi ülkelerin vatandaşları tarafından daha da iyi anlaşılmasına katkıda bulunacaktır.
Bu nedenle, Sayın Başbakanımız 13 Mart'ta yaptığı basın toplantısında hükümet olarak, 2010 yılına kadar hızlanarak sürecek dönemde, bütün olanaklarla projeye desteğin devam edeceğini belirtmiştir.
Kanımca bu proje İstanbul'un şimdiye kadar eline geçen en büyük şanslardan birisidir. Son 4 yıldır dünya çapında organizasyonlara ev sahipliği yaparak eski 'şaşa'lı günlerine dönmeye çalışan İstanbul için Habitat veya NATO zirvesi kadar önemli bir proje 2010 Avrupa Kültür Başkenti olmak.
Bu çalışmaya katılan sivil toplum örgütlerine, onları bugüne kadar yalnız bırakmayan,
Başbakanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN'a
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanımız Sayın Abdullah GÜL'e
Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Atilla KOÇ'a
İstanbul Valimiz Sayın Muammer GÜLER'e;
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Kadir TOPBAŞ'a;
Yürütme Kurulu Başkanımız Sayın Nuri ÇOLAKOĞLU'na; ve
Yürütme ve Danışma Kurulundaki diğer arkadaşlara,
bu girişimin Danışma Kurulu Başkanı ve bir İstanbul milletvekili olarak huzurlarınızda can-ı gönülden teşekkür ediyorum.